Samsung amiral gemi modelinin geliştirilmesinde Waterfall adı verilen bir metot kullanıyordu ve süreç bir ekibin elinde şekilleniyordu. Ayrıca testler süreç sonunda yapılıyordu ve bazı konuların optimize edilmesi mümkün olmuyordu.
Agile adı verilen yeni metotta ise geliştirme süreci modüllere ayrılıyor ve farklı ekipler modülleri geliştirerek süreci hızlandırıyor. Bu sayede her modül bitiminde test süreci uygulanıyor ve düzeltilmesi gereken kısımlar anında işlem görüyor.
Akıllı telefon pazarında uzun soluklu bir tecrübeye sahip olan Samsung için aslında amiral gemi modellerinde süreci bir iki ay öne almak çok da zor olmasa gerek. Zira elde mevcut pek çok teknoloji var ve bunların biraz daha geliştirilmesi icab ediyor. Ancak Galaxy S7 geliştirme sürecini etkileyecek en önemli detay işlemci olabilir zira Samsung’un özelleştirilmiş bir Exynos yongasetine yer vermesi bekleniyor.
Bugüne kadar standart ARM mimarisi ile yoluna devam eden Samsung’un özelleştirilmiş çekirdek tasarımına geçmesi kolay olmayacaktır. Bu bakımdan uzun bir Ar-Ge sürecine ihtiyaç var. Samsung’un geçen yıl sonlarında özelleştirilmiş çekirdek çalışmalarına başladığı haberleri düşünüldüğünde Galaxy S7 modelinin Aralık ayına yetişebilmesi ihtimal dahilinde. Ancak yine de bunu Aralık ayına kadar bilemeyeceğiz.